Merhaba.
Yeni deprem yönetmeliğinden bir alıntı ile başlamak istiyorum;
3.6.1. Taşıyıcı Sistemin Sadeliği ve Basitliği
Deprem yer hareketi, yapısal modelleme ve yapısal eleman davranışlarındaki belirsizlikler yanında analiz ve tasarım yöntemlerindeki yaklaşıklıklar nedeni ile, binanın deprem davranışının öngörülebilir olmasını sağlamak üzere taşıyıcı sistemin olabildiğince sade ve basit olması, deprem etkisi altında tasarımın temel kuralıdır.
Burada taşıyıcı sistem tasarımı açısından genel yaklaşım tarif ediliyor. Bu tarif yapılırken de depremin ve betonarme sistemin tam olarak hesap edilemediği ve yaklaşıklıklardan bahsediliyor. Bunun için mümkün mertebe basit ve öngörülebilir sistem tasarımı yapılması amaç olarak belirleniyor.
Sizin sisteminizde ise kolonların arasında çerçeve bağlantısı bile bulunmuyor. Kirişlerin mesnet momentinin maksimum olduğu ayrıca kritik kolon kiriş birleşim bölgesinden başka bir kiriş bağlantısı yapılıyor.
Dahası konsol bir kirişe başka bir kiriş daha bağlanıyor.
Mesleğe ilk başladığım yıllarda benim de bilmediğim fakat sonradan öğrendiğim ve tecrübe ettiğim bir gerçek var ve bunu her inşaat mühendisinin mutlaka idrak etmesi gerekiyor;
Bizim mesleğimizde yapılan tasarım ve hesaplar kesin sonuç değildir! Başka disiplinlerde bu yaklaşım doğru olabilir. Örneğin bilgisayar programcılığında her şey nettir ve tam olarak olması gerektiği gibi çalışır. Virgülden sonra 10. basamaktaki rakamda bir sapma sistemin doğru çalışmamasına yada hiç çalışmamasına sebep olur. Bizim işimiz ise 'kesin olarak belirlenemeyen yükler etkisinde, özellikleri ancak tahmin edilebilen malzemeler kullanarak, sadece yaklaşık olarak analiz edilebilen gerçek yapılar yapma sanatıdır.'
Bunları söylerken yaptığımız analiz ve hesaplamaların bir önemi olmadığından kesinlikle bahsetmiyorum. O hesapların, tasarımın altyapısını oluşturması gerekir. Yoksa mühendislik biliminin bir önemi kalmaz. Önemli olan mühendisin bu analiz ve hesaplar sonucunda yaptığı tasarım üzerinde yorum ve kritik yapabilme yetisidir.
Bu yüzden mühendislik araştırmaları, hesaplar, deneyler, tecrübe edilen depremler, bilgi ve birikimler sonucu basit ve öngörülebilir sistemler tasarlamanın genel prensipleri vardır.
Programlar ise bu karmaşa içerisinde bize mümkün olan en gerçekçi sonuçları hesaplayıp, mühendisin üzerinde düşünmesine ve tasarımı analiz etmesine yardımcı olurlar. Bu amaçla işlerimizi çok önemli derecede kolaylaştırırlar. Mühendisin bilmesi gereken ise statik ve dinamik analiz programlarının mühendisin kullandığı adeta gelişmiş bir hesap makinesi olduğudur.
Programlar bizim 3 boyutlu olarak girdiğimiz sistemi bazı kabuller çerçevesinde bir matematik modele dönüştürür. Mühendisin bu matematik modelin genel mantığını bilmesi ve girdiği verinin bu modele uygunluğunu sağlaması gerekir. Sorumluluk ve kontrol daima mühendise aittir.
Acizane tavsiyem, mimari kaygılardan çok daha önemli olarak çerçeve sürekliliğini sağlamanız ve kolon kiriş birleşim bölgesi yakınlarında kiriş saplaması kullanmamanızdır. Ayrıca A1 düzensizliğini en aza indirgeyerek, göreli kat ötelemesini 0.01 civarında tutmak düzenli ve rijit binalar tasarlamanızı sağlayacaktır.